7 Eylül 2010 Salı

İstisna...




Şu ana kadar yapmadığım bir şeyi yapıp birine 2. şansı verdim. Ki Allah'ım ben eşeğim!

Öyle böyle değil hemde. Eşekliğin önde gidenini ben yaptım.

Adam duygusuz, adam bencil, adam ruhsuz, adam anlamaz. Anlamıyor. Ne hissettiğimi anlamıyor. Anlattım.

- Bıdı bıdı oldu. Çok yıprandım. Çok üzüldüm. Uzun zamandır sessiz sakinim.

Bütün beni yıpratan şeyleri laf aralarına sıkıştırarak. Ama anlamıyor. Anlatıyorum. I-ıh.

Üzgünüm çünkü belki de düşündüğümden daha fazla önem verdim. Üzgünüm görmediğim değeri ona gösterdim.

Ah istisna olacak insan mı? Değil mi? Bu tartışma bile beynimi hiç etti. Aklım karışık. İçim karışık. Herşey allak bullak.

- Ne neşeli kız ya???

Heee çok. Sorma. Öyle iki lafla berbat ediyorlar ki. Keyif, neşe hepsi uçuyor. Balonlar gibi. Boş bomboş gibi...

5 yorum:

  1. eğer bu yazı eskisi gibi... adlı yazında bahsettiğin adamla ilgiliyse oraya da yazdım kimsenin seni kullanmasına izin verme, aklını başına topla uzak dur ondan...ya da biraz araştır bakalım neler var neler yok ??

    YanıtlaSil
  2. Genel olarak karşı tarafa verdiğimiz bir hak gibi görünsede aslında kafamızın içinde uçuşan 'belki' ikileminden kurtulmak için veririz ikinci bir şans.. Karşımızdakine şans vermekten ziyade belkiyi katletmek için ideal bir yöntemdir bu çünkü artık çok fazla istisna kalmadı etrafta.. yine de yapmamak lazım, şans dediğin tektir. Sevgiler , mutlu bayramlar..

    YanıtlaSil
  3. cok guzel yazmissiniz

    YanıtlaSil
  4. Farkettim ki. 2.şansı vermek dipsiz bir kuyu da el yordamıyla çıkışı aramak gibi bişey.

    YanıtlaSil
  5. everything happens for a reason - zaman'a ihtiyaciniz var 'belkide' :)

    YanıtlaSil