25 Kasım 2009 Çarşamba

Acı...

Ayağımdakini diyorum. Acıyor azıcık... Bu arada karides denen şeyi sevmemekte haklıymışım. Kesinlikle mideeeeeeeeeeeeeem bulandı resmen. Kanyon Wagamama'yı sevmiyorum ayrıca. Sosa yada Numnum daha güzel... Hıııııııııııııh!

Bu akşam sinemaya gidiyorum. Twilight izleyeceğim. He bana sorsanız ben sadece kitaptaki Edward'ı isterim. Jacob denen kıll, tüy,kas yumağını da istemem doğrusu... Yok normalde kıllı değil oynayan çocukcağız ama yok yani beni bozar...

Ozan'ın davetlisi olarak gidiyorum. Hadi bakalım kısmet... En son onunla tiyatroya gittiğimizde "Saatleri ayarlama enstitüsü" idi oyun ve Kenter Tiyatrosu'ndaydı. Acayip güzeldi fln da ben daha kapıda beklerken bi çocuk gördüm bakıp duruyorum benzetiyorum birine diye... Düşün düşün yok bulamadım. Ben baktım o baktı. Ozan'dan kaçabildiğim sıra etrafımda dolandı fln ama olmadı tabi. Sonradan TV'de izlerken çığlık çığlığa bağırmama sebep oldu kendisi. Arka Sokaklar denen hani teeeeeeeee Nuh zamanından kalma dizi var ya ordaki Doktor çocuk. Ay Allah'ım bir doktor herşeyle bu kadar nasıl ilgilenir? Hiç bilemedim ya neyse...

Sakat bir birey olarak diyorum ki şu ayağım bir iyileşsin nelerr yapacağım? Neleeeeeeeeer anlatacağım size asıl o zaman görün.. :D

24 Kasım 2009 Salı

Çoooooook Komik..

Yahu siz erkekler harbi çok komiksiniz he... Çocuk sevgili yapmış ben Face'te fln görmedim diye düşenerek bana msn arka planını sevgilisiyle resmi yapıp konuşma başlattı. Hahahahaha

Deli yahu bu çocuk. Ne yapıyor diye düşünmeme gerek bile yok. Hoooooooooop! Güüüüüüüüüüüm! Arkadaş çöp sepetinde yerini almış durumda...

Hani aklınıza kıskanmışım gibi birşey gelir ya yok öyle değil. Sadece ben zaten senle görüştüğümde ilgileniyorum. Gerisi boş yani böyle bir çabaya girip benim sevgilim var demen yanlış, saçma, gereksiz...

Ciğerlerim ...

Evet hastalık hastası olmak üzereyim. Ama hala öksürüyor olmak acı verici... Üstüne ayağım kanadığı için daha da çok acı veriyor öksürmek için kuytu bi köşe bulmak...

Hem mide bulantısını hemde ayağımın acısını geçirebilecek önerileriniz var mı ?

Varsa gizlemeyin söyleyin. Yoksa çok fena olacak ! :D

Yine Ayağım..

Evet ayağımı boydan boya yardım. Üstüne acile gittim dikiş attırdım. Hayır tahmin ettiğiniz gibi evde değil işteyim. Ve ve ve daha bitmedi tabi ki... Canım acıyor o ayrı mesele de ayakkabım o kadar bol olmasına ragmen sıkıyor galiba... :(

Dün acillerde süründüğüm için çok fazla bir maceram olmadı. He bu olmayacağı anlamına gelmiyordu ama neyse...

Bugün herşeyi evde unutmuşum. Aldığım bir poşet olips, ıhlamur ve elma çaylarım, kurabiyelerim...

Suratsızım bugün evet... Üstüne çok da çirkinim eklemeden geçmeyeyim dedim..

23 Kasım 2009 Pazartesi

Savaş...

Yoruldum savaşıp savaşıp geri düşmekten… Don kişot’un yel değirmenleriyle savaşı gibi kendimle savaşmaktan yoruldum… Savaş dedimse yanlış anlama bitecek gibi değil üzerinde düşündükçe kaybettiğin türden benimkisi hazırlıksız silahsız hatta cephesi bile yok unuttum dediklerim çıkıp çıkıp karsıma yeniden bu savaşa sürüklediler… Tam unuttum dedim artık bu yok bu da yok bu hiç yok bir baktım yine karsımda seni geride bıraktım ben orda kaldın nasıl ya nasıl olur dedim cevap yok buradasın yani yine savaştasın…

Zaman geçti yavaş yavaş tüketti seni tüm cephelerde bir yara bıraktı derinden içten içe sızlayan türden seni adım adım tüketen cinsten. Sen istedin dedi zaman sen istedin böyle oldu sen verdin kararları evet dedim diz çöküp teslim olup ona ben istedim böyle oldu keşke lafı cıktı birden keşke olmasaydı o kararlar verilmek zorunda olmasaydı… Yürümek için takatim kalmadı yürümek mi yerimden kalkmak karsında durmak için bile gücüm yok artık her şeye karsı gelen ben yoruldum işte mutlu musun?

Umut ettiklerimi alamadığım aldıklarımdan memnun olmadığım için mutlu musun? Vazgeçtim senden de büyümektende savaşmaktan da anlatamam belki geçip gidenlere sonra geri dönüp canım benim diyenlere anlatamam zor çünkü anlamak senin için anlatmak benim için zor ne de olsa…

Yasadıklarım için de yaşattıklarım içinde zor aslında…

NOT : 12 Eylül 2008 Cuma, 21:24 tarihinde yazmışım.. Yok sonbahar bana yaramıyor galiba..

Boşuna...

u ugras, bu caba, bu arbede, bu dusunce hepsi bosunaymis gbi sanki. Dusunup durdugun cozumsuz sorulara yanitlar kisa ve net aslinda. Birak akisina! Birak dokulsun bi denize. Artik senin olmasin onlar denizin olsunlar. Deniz sahip ciksin. Dusunduklerine, aklindakilere, kalbindekilere. Birak gitsin senden. Her gun sil bastan! Gunes gbi yeniden. Olupte canlandigini gor. Farket artik. Her gece aslinda yari olusun sen. Yari olu!

Gun boyu ugraslarin gece yari olume kosmak icin. Koyver gitsin. Bosuna arama cevaplari. Yok cunku. Ya da istedigin gbi degil.

Her zaman bosa degil belki. Sende durma avut kendini. Zararin hep hep ayni kisiye.

Bosuna demek yerine 'don basa' demeli belkide..

NOT : 05 Ekim 2009 Pazartesi, 09:07 yazılmıştır...

Yağmur...

Önce yavas yavas alistiriyor insani. Sonra birden tum hinciyla dokuluyor yere. Zararini dusunmuyor insan. Dinliyor bi sure alisiyor o muzik gbi sesine. Canin tam altinda durmak istiyor belki. Tum gunahlarindan hatalarindan arinmak, gozyaslarini da onlarla beraber yagmura birakmak istiyorsun belki.

Uzulmekten vazgececeksin. Gozlerin karanliga alismasi gbi yalnizliga alisacaksin. Uzmeyeceksin belki daha cok uzuleceksin. Ama guclusun, dayanman gerek, ayakta kalman yasaman gerek. Yagmur yardim eder.

Unutursun belki olanlari. Sevdigini, sevildigini, basarini, guzelligini, iyiligini, kotulugunu, sevinclerini, huzunlerini. Hepsini! Unutursun belki. Yagmur unutturur siler goturur herseyi. Sifirdan baslarsin yagmur yardim eder belki..

Yagmur beni de dinler belki..

NOT : 04 Ekim 2009 Pazar, 11:56 'da yazmışım bunu...

Yeni Kararlar...

Evet hep aldığım ama bir türlü uygulamaya koyamadığım kararlar yine gündemde! İçin için gülüyorsunuz yazdıklarıma. Olmadı kahkaha atıyorsunuz ama bilin ki "gülme komşuna gelir başına" demiş atalarımız. Komşunuz değilim ama olsun gülmeyin siz yine de pis pis...

1. Düşünmeyeceğim hiç birşeyi.
2. Anı yaşayacağım. ( Nasıl yapacağıma dair en ufak bir fikrim yok. Hiç denemedim.)
3. İyi insanlarla bir arada olacağım. ( Ama Çinli bilgeler herkesin içinde kötülük olduğunu söylüyor?)
4. Düzenli yaşanacak. ( Bak bu yalan işte.)
5. Gezilecek, görülecek. ( Heeee kesin yaparım ben bunu!)
6. Para biriktirilecek. ( Offf en zor konu bu.)
7. İnsanlara olduğun gibi görüneceksin. ( Suratım asık olduğunda sen cevapla istersen.)
8. Yanlış yapmamak için kontrollü olacaksın. ( İyi de hani anı yaşayacaktık??? )
9. Çılgına bağlamadan eğlenmeyi bileceksin. ( Heh tam buldun şekerim!)
10. Yeni insanlarla tanışmaktan korkmayacaksın. ( Bu ana kadar da korkmadım ben. )
11. Düşüncelerine gem vurmayı öğreneceksin. ( Hımmm.. Nasıl olacak bu?)
12. Gereksiz, saçma, düşüncesiz, bencil insanları hayatından çıkaracaksın. ( Haha sen yaşıyor musun? Hayat bunlarsız olmaz... )
13. Topuklu ayakkabı giymeyi öğreneceksin. (Hayııııııııııııııırrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr ! Beceremem :( )
14. Uzaylı olmadığını kanıtlamak için azıcık bakımlı olmayı deneyeceksin. ( Hiç sanmıyorum. )
15. Hayat kısa diyerek güzel bi hayat sürmeye çalışacaksın. ( Tabi tabi... )
16. Azıcık düşüncesiz, azıcık bencil olmayı deneyeceksin. (Eh zor olacak gibi.. )
17. Millete annelik yapmaktan vazgeçeceksin. ( İstesemde yapamıyorum kiii... )
18. Hayallerinin gerçekleşmesi için savaşacaksın. ( Bunu yapabilirim diye düşünüyorum.)
19. Hırslı olmak güzel ama olmuyorsa vazgeçeceksin. ( Asla!)
20. Uzak olan ve kararsız olan hayatından tamamen çıkacak. ( Uzak olan önümüzdeki yıl benim olacak ama kararsız çoktan çıktı bile... ) :D

Bu kararları ben uygulayabilir miyim? İzleyip göreceğiz. Hadi bakalım... ( Ayy en nefret ettiğim cümle bu benim. Tamam tamam sustum... :)

Ceynur - Yağmur Şarkı Sözleri...

Ceynur - Yağmur

Önüm arkam sağım solum sobe
Korkarım ki bu defa saklanamadın
İçimde kalmadı desem yalan
Gözünün ortasına patlatamadım

İçim dışım herşeyimken
Özüm sözüm sevgilimken
Neden neden neden hiç anlamıyorum
Ve sanırım senden nefret ediyorum

Yağmur sen de vurup durma şu cama
Onu görmek istemiyorum artık
Onu sevmek istemiyorum artık
Yağmur sen de vurup durma şu cama

Uyu uyu uyu biraz büyü
Sayende bozuldu aramızda büyü
Yazık bana yazık ne körmüşüm
Geceleri seni düşümde görmüşüm

İçim dışım herşeyimken
Özüm sözüm sevgilimken
Neden neden neden hiç anlamıyorum
Ve sanırım senden nefret ediyorum

Yağmur sen de vurup durma şu cama
Onu görmek istemiyorum artık
Onu sevmek istemiyorum artık
Yağmur sen de vurup durma şu cama !

Kendini Bilmeli...

Bilmeli de nasıl becermeli? İşin içinden iş çıkarmamalı. Ama nasıl?

"Kapat gözünü, dinle gökyüzünü." derdim aslında ama farkettim ki İstanbul'da gökyüzü dinlenmez. Yani en azından Levent'te dinleyemezsiniz. İş makinelerinin gürültüsü, araba sesleri, topuklu ayakkabıların tıkırtısı. ( evet tüm topuklulara gıcığım!)

Sanırım kendime olan güvenim yeniden gelecek. Yani en azından umut vaadediyorum. Nasıl mı? Eskiden dinlediğim bir radyo programı geldi aklıma bu sabah işe yürürken. Evet işe yürüyerek geliyorum. Süper bi kariyerim olacak bu konuda. İş ve ev mesafesi genelde 10 dk yürüme mesafesi oluyor. İyi seçim yapıyorum anacım napiiiim ? :D

Neyse radyo programında bi kız sormuştu. "Kendinize güvenir misiniz?" Cevaplar hep evet şeklinde verilmiş olmalı ki kız anlattı.

Bugün işe gelirken farkettim ki ben gerçekten kendime güveniyorum. Vitrinlerin önünden geçerken kendimi seyrettim. Dik duruyorum. Yere sağlam basıyorum. Kendimi biliyorum. Neler başarmam gerektiğinin farkındayım. Kendi ayakları üzerinde duran genç bir kadınım. Neyi ne zaman söylemem gerektiğini henüz tam olarak çözemedim ama kendime güveniyorum. Siz de seyredin kendinizi vitrinlerin önünden geçerken. Nasıl adım atıyorsunuz? Ayaklarınızı yere değdirip kaldırır mısınız? Güm güm diye vurur musunuz yere? Yoksa kendiniz gibi sağlam mıdır o adımlar???

Farkettim ki yere sağlam basıyorum. Farkettim ki başarabileceğim şeyler konusunda karşımda durabilecek bir güç henüz yok. Varsa bile onun varlığına inanmıyorum. Ben benim. Deliyim, gevezeyim, safım, aptalım çoğu zaman, eh idare eder kategorisine dahilim, ama iyiyim. :) Çevremdekileri gülümsetebilirim. Ve mutsuz olmalarına izin vermem. Anne gibi davranırım o ayrı ama herkesi sevmek benim işim.


Polyanna fln değilim tersim pistir o kadar söyleyeyim... :D

Hiç Anlamıyorum...

Bu kadar insan aşık olmayı hakederken ben ne hata yaptım? Nasıl kendimi bu hale getirdim?

Belki ben birşey yapmadım? Belki hata yapan insanların yanında durduğum için cezalandırılıyorum olamaz mı? Olurrrrrrrrr... Pekala olur.

İçim içime sığmaz dediğim dönemler olmadı mı? Oldu olmaz olur mu? Eğlenceli olduğum muhakkak ama ya sonrası? Ya düşünüp te uygulayamadığım kararların verdiği baskı? Gözlerimi kapattığımda yalnız olduğumu farketmek, sevilmediğimi anlamak, belki de kendi eşekliklerimi sayamamış olmak...

Sunduğun herşey için teşekkürler Allah'ım. Fazlasını istiyorum ama herkes istiyor bu bana özgü bir durum değil. Değil mi?

Hiç anlamıyorum yaptığım hataları... Hiç anlamıyorum karşıma niye böyle "aptal" erkekleri çıkardığını... Hiç anlamıyorum başarılı olup olmadığımı... Hiç anlamıyorum zamanımı nasıl boş düşüncelere harcadığımı...

21 Kasım 2009 Cumartesi

"Senden"...

Ne hissettiğim konusunda kimsenin en ufak bir fikri olduğunu sanmıyorum. Can acısı fln değil bu. Hani elini tutacağın anda kaçırdığın bir şey de değil. İçimde tuhaf bi sızı. Ağır ağır yanan bi ateş gibi. Kor gibi...

Düşündüğün her an seni yakıyor sanki. Başını omzuna koymak kulağına fısıldadıklarının devamını merak etmek... Sonrasında elinde avucunda bir şeyin kalmadığını farketmek, senin gibi bi başkasına bunları yaptığını düşünmek... Ay evet kendimi üzmek için yer arıyorum. Böyle psikopatça şeyler düşünüp sinir küpü oluyorum.

Ay ayyyy... Rüyalarımda karşıma çıkmasın lütfen. Beni azıcık rahat bıraksın. Azıcık sussun otursun.

Yok ben azıcık uslu kız olayım, sessiz sakin, durgun, hanım hanımcık olayım. N'oluuuuuuuur ???

İmkansız tamam. Sen geç sıradaki gelsin lütfen...

20 Kasım 2009 Cuma

Hobaa...

Yağmur sende vurup durma şu cama!

Ceynur'un yağmur şarkısını dinleyin, dinletin. Gerçekten Müfide İnselel sevenler benim gibi şarkıyı durup durup yeniden baslatabilirler.

Neyse velhasılı kelam salak çocuk yaaaaaaaaaa!!! Yani ölür müsün? Öldürür müsün? Ben uzak durmuyor muyum? Evet uzak duruyorum. Günlerdir selam sabah vermiyorum. Ama Allah'ın işi işte rüyalarımda bile rahat yüzü yok bana... Rüyama girip duruyor arkadaşlar... Yanımda duruyor, bakıyor gözlerime, tutuyor elimi... Of biliyorum bilinçaltı, bilinçüstü ıvır zıvır...

Bari uykumda rahat yüzü ver. Aylardır günlerimi mahvetmiş durumdasın! Dimi ama???

Of yani. Günüm gecem hayatım hallaç pamuğu gibi...

Yok işim güzel Allah'tan. Ama sorun bi ugursuzluk var üzerimde. Hala düzeltemediğim...

Bu akşam maça gidiyorum. Evet cezalıydım ama ama yaktım gemileri euehuehe :D Mesai'ye kalıyorum dedim. Yalancı mıyım? Evet biliyorum ayrıca hayırsız bir evlat profiline örnek verilebilirim. Ama ben maçta birşey yapmamıştım kiiiii.... Babam bana niye ceza veriyor? Gitsin Bjk'li küfür edenlere ceza versin. Ben ne yapmısım kiii ??? :)

18 Kasım 2009 Çarşamba

Beşiktaş Cola Turka...

Yoooooooooo... Beşiktaşlı değilim. Zaten ben istesem de onlar kabul etmez.

Pazar günü maça gidebilmek için acayip bi şekilde rol yaptım. Nefes alamıyorum ama alıyormuşum gibi yaptım. Ateşim var ama yokmuş gibi yaptım. Halim yok ama varmış gibi yaptım. Babama da yalvardım yakardım hayırla ve şerle maça götürdüm. Her gören iyisin diyor halbuki içim nasıl bilen yok. :)

Deli gibi başım agrıyor ateşim var. Ama iyiyim suratta kocaman bir gülümseme... :)

Neyse maç başlamadan 1 dk önce yerimize geçtik. Ahanda bi baktık arkamızda bir toooooon Bjk taraftarı... İlk yarı sonu yaptığım Tweet'i aynen kopyalıyorum..

"
Efes 41 - Bjk 36 . Efesliler'in arasina bile Bjk taraftari oturtan zihniyete yuh! Diyorum. Zorla kavga ciksin istiyolar. Akatlar'dan bukadar Ya olay bundan sonra baslıyor.. Maalesef her hareketimize tepkiler her hareketimize küfürler yedik. Yememek elde mi? Efes attıkça kızıyor adamlar. Kapıda bizimle gülüp konuşan adamlar gittiler içeride hepsi bir canavara dönüştü.

Düşünün ya adamlar bizim oyuncularımız serbest atış atarken yapmadıkları kalmıyor. Bizim olduğumuz taraftan da onların serbest atışları sırasında ses geldi diye tekme-tokat dalmaya geliyor amcalar! Yazık ya. Bide o maça babamı da yanımda götürdüm ya asıl eziyet adama oldu. Serbest atışlarda kızlar gürültü yapıyorlardı. Vallahi benim gıkım çıkmadı. Hem hastaydım hemde deli gibi korkuyordum yani. Ohooo arkadan birisi kaptırmış geliyor küfürleri... Öyle böyle değil.

Babamda ayağa kalkıp "sen ne diyorsun öyle?" diye diklenince hobaaaaaaaaaaa seyreyleyin gürültüyü.. Bu sefer koro halinde Efesliler'e küfürler geldi. Halbuki babam Bjk'lı. Kız babası olmanın verdiği sinirle bana bile edilmeyen küfürlere cevap verdi amma velakin adamlar Çarşı'ya mensup..

Neyse çıktık ordan ama babam ağladı resmen. Böyle ayıp olur mu? Koskoca adamı sinirden ağlatanlara ne demeli? He sorun babama yine söyler böyle rezillik düşmana bile yapılmaz diye...

Maç çıkışı eve geldik. Bir hengame daha koptu. Meğer geride kalanlara saldırmış şerefsizler...,

Neyse atlattık. Bir daha da "deplasmana giderken daha dikkatli davranacağız.". En azından şapka takıp kamufle olabilirim sanırım. :)

Geçen Hafta..

Geçtiğimiz haftalar çok yoğundu. Acayip manyak şeyler yaptım. Hayır normal olmadığımı biliyorum da daha kötülerini yaptım yani.

Efes Pilsen soyunma odasına nerdeyse girecektim. Maç sonu evet! Sin an'ı Betül'ün doğum gunu hatrına ordan cıkarmam gerekliydi ve tam içeriye girecekken o kucaklayıp beni dısarı cıkardı. Neden mi? Hani tenhada kıstırma taraftarı olduğum Bootsy duştan çıkmış da.. :)

Neyse bu arada sonunda Sin.an Gü.ler'den yalvar yakar durumda istediğim tshirt'e kavuştum. Giydiğim halini görmenize katlanamam ama elimde tutarken bakabilirsiniz tshirt'e... Onda da tam görünmüyor ama olsun. :)






Sonra o gün ben biraz şuursuzca hareket edip incecik tshirt'ümle o rüzgarda gezdim dolaştım. Ertesi gün sesim çıkmaz, ateşim düşmez olmuştu. Neler içtim, neler denedim bi bilseniz. Ihlamurdan nefret eden ben 2-3 haftadır onunla yaşar oldum. Hiç iyi bi durum değil.

Neyse tabi hasta bi insan olarak garip garip suallere cevap vermiş de olabilir. Örneğin Efesliler'den Koray Efendi "geçmiş olsun domuz olmuşsun" "hı ? ne?" fln diye cevap versen de işlemiyor arkadaşım.

Acaba burdakiler de öyle mi sandı beni? Eyvahlar olsun...

Vah başıma gelenlerrrrrrrrr.... :D

Yeni iş...

Yeni işim acayip güzel.. Bir community sitesindeki projelerle ben ilgili olacağım.. Eğlenceli mi ? Süper yaa...

Tam benlik! Mtv'de yaptığım şeyler var ya yine onları yapıyorum.. Bayıla bayıla hemde.. :)

Sürekli yeni proje uyduruyorum. Sunu mu yapsak? Bunu mu yapsak? Su yazı bu projeye uygun mudur?

Ortam mı nasıl? Süper... Yaslar birbirine çok yakın. Konusamıyorum gülmekten... :)

İlk haftam korkunç geçti. Deli gibi hastaydım. Sürünüyordum demek daha dogru olur.. Yemeğe bile cıkmadım ilk haftam boyunca... Atesim sürekli cıkıyordu fln..

Burda erkek egemenliği var. Hani ben severim ya böyle manyak ortamları burası da öyle... Bıcır bıcır konusuyorum. Aynı lisedeki gibi... :)

3 gündür erkeklerle takılıyorum. 4-5 erkek bir de ben beraber gidiyoruz yemeklere... Çok güldürüyorlar ya..

Hatunlar da var tabiki ama ben onlara göre biraz daha junior kaldıgımdan aynı dili konusamıyoruz. :)

Baska neler mi oldu ? Bir sonraki yazıya...

Tamam...

Ya özür dilerim yazamadım ne zamandır..

2 haftadır yeni işimdeyim ya olmadı bi türlü...

Ay neler olmadı kiii neler olmadııı???

Hepsini anlatacağım söz... :D

İçim içime sığmıyor, böyle bi neşeliyim bi neşeliyim görülmesi gerek...

Ayyy durun baslıyorum anlatmaya... :D