29 Mart 2010 Pazartesi

Yok Öyle...



Cumartesi gecesi Gülnihalciğim'in eseri bir geceye katıldım. Beni davet etmesi başlı başına bi olaydı zaten. Gidip gitmemek arasında bocaladım durdum. Sonra üniversiteden 2 kişiyi gördüm orda. Biri müzik kulübü başkanı yani benim daha öncesinde hoslandıgım ve benden hoslanan cocuk. Biri de Başak diye bir arkadasımın sevgilisi. Şaşırdım. Dünya küçükmüş anladım.

The Hall'deki WWF gecesindeydik. Earth Hour etkinliğinde. Ben bile süslendim öyle gittim yani. Normalde giymeyebileceğim bir elbiseyi giydim. Boyu çok fenaydı. :S Velhasılı o kadar insan içinden yine bir öküz buldum. :D Çok yetenekliyim hakikaten...

Şöyle bir sürü insan olsun karsımda içlerinde bir kaç tane de öküz olsun. Kesin gidip o birkaç taneyi bulabilirim. O derece iyiyim bu konuda...

Ama artık yok öyle... :D

25 Mart 2010 Perşembe

Saçmalık...

Son yaptığım salaklığa birde burdan bakın... Simdi olay şu ki ben biriyle dalga gecmek için konusmaya basladım. Konusmak demeyelim de mailleşmeye başladım. Bu adamın benden hoslandıgını düşünüyorduk. Bir çok kişi ile...

Neyse işte yaptıgım eseklik ki esekligin daniskası. Muhabbetin nereye gittiğini bile bile gidişata izin veriyorum. Bişey olacagından değil he sırf konusacak mesele olsun. Adama onun resimlerini attım ve benden benim resmimi istedi. Atmayınca da soguk soguk konustu. Bende kızdım. Attım resmimi.

Ben : "Beni hatırladıgını dusunuyordum. Ama yanılmısım. Resmimi gördükten sonra evet hatırlıyorum diyeceginden eminim." dedim.

O : "Evet tabiki hatırlıyorum. Benden hoslanıyor musun?"

Ben : "Benim bi sorum var. Sen benden hoslanıyor musun?"

O : "Hemde çok."

Ben : "Neden?"

O : "Saçların, yüzün. Peki sen?"

Ben : "Saçlarımı kestirdim. Ve bence sen bütün kızlardan hoşlanıyorsun."

O : "Ok."

Ben : " Hayal kırıklığına uğradım."

O : " Bende.."

Ben : " Neden?"

O :"Sen neden hayal kırıklıgına uğradın?"

Ben : "Sadece "ok" demeni beklemiyordum."

Henüz mail gelmedi. Ama gelmez diye düşünüyorum. Gelirse adam coşmuş demektir. Amaç belli onda ama ortak paydada buluşma şansımızın olmadığına inanıyorum. :D

NOt : Tamam kabul. Bende biraz şey gibi cevaplar vermişim. Ama komik bi durum bu. :D

Aşktan Öte...

Öleceksek ölelim,
Şimdi şuracıkta...

Demir Demirkan güzel söylüyor. Bir de "gireceksek girelim gel kız günaha" demiyor mu? Evlerden ırak...

Biliyorum bayagı bir ara verdim yazmaya. Ama çok sıkıcı bi işim var artık. Hergün çalışıyorum. Erken geldigim günlerde de baygın oluyorum. Tumba yatak.

Gripin - Durma yağmur durma ve Beş şarkıları, bir de bu şarkıyla sabahları aksamları rahatlamaya çalışıyorum. Heh bir de Big big girl ile Emilia...

19 Mart 2010 Cuma

Son Savaş...

Her işin kötüsünü düşünüyorum. "Drama Queen" diyen bile var. Haklılar. Kendi kendimi içten içe yok ediyorum. Her seferinde mutlu mesut taktığım maskemle rol kesiyorum. Aptallıklarımı ardımda bırakmayıp yanımda tasıyorum. Ders çıkarmak işime gelmiyor çünkü.

Ne derdim var kendimle? Ne yapmaya çalışıyorum kendime? Daha ne yapabilirim?

Ağlarken bile yetmiyor. Ağlarken bile bitmiyor içimdeki öfke. Bitmiyor. Bitiremiyorum. Yine eksik kalıyor bişeyler. Ağlıyorsun ya ne eksik kalabilir ki? Hıçkıra hıçkıra ağlıyorsun. Daha ne eksiği arkadaşım? Yarım kalan seyler içinde aslında. Ağlamaktan değil bütün bunlar. Kurdugun hayallerin gerceklesmemesi tüm olay.

Yorgunum ama çalışmaktan değil. Kendi içimde verdiğim savaşları bir türlü bitiremediğim için. Bu savaşlar ki hep beni bir şekilde "gazi" olarak çıkarıyor ortaya. Ama -söz gelimi- erkeklik taslayacağım ya yemiyor öyle yaralı dolaşmak. Saklıyorum, gizliyorum. Bi kendim biliyorum bu yaraları. Sonra biriktiriyorum hepsini. Yığıyorum üst üste. Gizli gizli açıyorum yaralarımı. Halimi bildigim için saklıyorum kimse görmesin diye. Çok güçlüyüm ben çok. İnanılmaz bi güce sahibim görenler öyle söyluyor en azından. Gelin bi de beni görün diyorum içimden.

Gerçekten beni görün. Öyle aciz, öyle yardıma muhtaç ki. Maske bir düşerse diye korkuyorum. Ya düşer de beni olduğum gibi görürlerse? İçimi acıtanlar da onlar. Kırıp dökenler de. Yakıp gidenler de. Ya arkasında bıraktığını görürse? Ya bu halime acırsa?

Hersey katlanılabilir benim için. Ama bu değil. Bu hiç değil. Tüm benliğimle reddettiğim şeyleri kabullenmek zorundayım şimdi. Ya değişmek için elimde ne varsa kullanmalıyım? Ya da gidenlerin, yitenlerin arkasından yas tutup karalar bağlamalıyım? Acımı bilen anlayan var mı? Yok. O zaman kaybetsem de son savaşımı vermeye hazırım. Bu son. Kinim de bende kalmasın artık, neşem de...

Geçsin gitsin. Gerekirse yok olsun. Ama artık beni yok etmesin.!!!!