7 Ağustos 2010 Cumartesi

N'aptı Böyle?

Çok büyük "ah" aldım ben. Ben sığınacak bi liman istiyorum artık. Bu dalgalarla boğuşmaktan öylesine yorgun düştüm ki. Unutmak için değil, dinlenmek için sığınayım.

Aklımı başıma toplayayım mesela. Başımı omzuna dayayım. Okşasın saçlarımı. Öpsün istiyorsa. Konuşmasın. Hiç bi söze gerek yok. Yalana dolana. Boş vaadlere.

O'na da söyledim. "boş vaadlerle işim yok." diye. "Herkese söylediğin yalanları yanımdayken bir kenara bırak." diye. İstemiyorum. Hayallerim yok. Bugünüm önemli. Şu anım. Sonrası için duymak istediğim bir şey yok. Sözlere gerek yok. Tutul-a-mayacak sözlere. Umutlara. Gereksiz duygulara. Şu an! Ne hissediyorsun?

Acınası bi halde olduğumu düşünmeyin sakin. Yok öyle bişey. Ben iyiyim. Öyle iyiyim ki hatta hiç bir şey beni üzemez. Öyle güçlüyüm ki kimse karşımda duramaz. Ben ben çok iyiyim. Üzülmüyorum. Ağlamıyorum. Mutsuz değilim. Ohooo etrafımda o kadar çok insan var ki? Ve hepsi öylesine gerçek ki imkanı yok yalnız kalmam. Bu kalabalıkta yalnız kalmak mümkün mü ki?

Gözlerimden akan yaşlara bakmayın. Hiç bir önemi yok. Alerjim var ondan. Ben ağlamam bile. O zaten bana bir şey yapamaz. Haddine mi düşmüş? Kimseye ihtiyacım yok. Vazgeçtim. Ben bana yeterim. Ben böyle iyiyim. Gücüm de kuvvetim de yerinde. Onun bi yıkıntı bıraktığı yalan. O'nun her sözüyle içim içimi yemiyor mesela. Ona ne?

Yapmadı bir şey. Yapması mümkün değil. Beni üzmesi de, kırması da. Etrafımdakiler buna izin mi verir sanki? Herkes sever beni. Benim onları sevdiğim gibi severler. Kimse beni kullanmayı düşünmez bile. Onlar için fedakarlıktan kaçınmayacağımı bilirler ama benim aracılığımla da bir şey yapmazlar.

Ah yalanın bini bi para işte.! Aynı içimin bin parçasının anca bi para edeceği gibi. Bi insanın her hareketi mi rol olur? Olur. Sosyal sorumluluk bu. Olur. İşte aynen böyle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder