25 Temmuz 2010 Pazar

Aşk Ölmez - miş...

Ben inanmıyorum yahu. Aşkın varlığına, güvene, inanca... Yok ki bunlar. Varsa da umudum yok. Değerini bilemem zaten.

Etrafım buzlarla çevrilmiş sanki... Bir sıcaklığa hasret kalmış gibiyim. Öyle yalan, öyle boş ki her şey. Kurtulsam, kurtarsam kendimi rahata ereceğim.

Gecesi ayrı sinirimi bozuyor bu aralar, gündüzü ayrı. Sanırım hepten dağıttım.

Ruhumu teslim edeceğim bu sinir krizlerinden birinde. Öyle saçma şeylere bulaşıyorum ki. Yok bulaşmak değil direk musallat oluyorum ben.

Ardı ardına yaşadığım hayal kırıklıklarına çare bulamadığım gibi milleti hayal kırıklıgına uğratmakta da üzerime tanımıyorum. Önce yaptıklarımın anlamı yok, sonra verdiğim tepkilerin.

Bana ciddi bir meş'kale lazım. Ciddi ama. Hakikaten ya da birinin benim aklımı başımdan alması lazım. Birincisi daha kolay sanırım. İkincisi imkansız.

Sertab Erener'den "aşk ölmez"i dinliyordum da. "aşk ölmez, biz ölürüz" diyor ya. Yaşamıyoruz ki. Tekrar tekrar ölmez bi beden. Tekrar tekrar dirilmez. Umudu yitirdi mi? Geriye dönemez. Bitmiştir. Ölmüştür. Kendisini kandırmaktan öteye geçemez zaten.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder