10 Kasım 2010 Çarşamba

Olay 1. - K-B



Paylaşılmışım. Aç kurtlar tarafından.

Hani şu yazın hoşlandığım, hatta bişiler yaşadığım yaratık vardı ya. Hani onun en yakın arkadaşı bana bir şeyler yazıp çiziyordu. Niyet belli oldu.

Tabi ki sen daha önce anlamıştın. Tabi ki anlardın. Bende 0'dan arkadaşlık için adım attım. Tabi ki hata yaptım.

Perşembe günü buluştuk. Çay içtik akşam. Sonra bi arkadaşlarının -benimde tanıdığım- evinde doğalgaz açık kalmış ve onu kapatması gerekiyormuş. Onunla gitmemi istedi kabul ettim.

Mecidiyeköy'den Fulya'ya kadar yürüdük. Eve girmeden pazarlık başladı.

- 10 dk dinlenmeden bir yere gidemem.

- Peki.

Eve girmeden önce saat 11.45. 00.00'da çıkacağız. Sözünü aldım. İçeri girdik. Karşımda fotoğraf. O ve kız arkadaşı, diğer arkadaşları da var.

Ah tabi çocukla konuşurken bi erkek arkadaşım olduğunu söyledim. Onunda kız arkadaşı olduğunu öğrendim.

Neyse evden çıktık. Yokuş aşağı iniyoruz. Bir taraftan da onu dinliyorum.

- Benim hatun da uyuyordur şimdi.

- Tabi hatunun uyusun. Sen elalemin kızlarını arkadaşının evine getir. Cix cix cix. Kınadım seni.

- Eve getirdim de, bir şey mi yaptım?

- Yok, bi de yapsaydın! Zaten yapılabilecek kızlar kategorisine girmiyorum. Böyle bi niyetin varsa şimdiden vazgeç hacı.

- Ahahahahaha....

O sırada taksiye bindik. Herşey iyi güzel. Sonra ben eve geldim. Ve Bbm'den msjlaşmaya başladık.

Msjlaşırken şunu söyledi.

- Seni bi gün her yerden silebilirim.

- Hayırdır? Zemin hazırlıyorsun galiba?

- Yok ilişkim önemli. Gizli görüşmemiz gerekir.

- Ahahaha Allah allah. Ben söyledim. Sende söylemeyi dene.

- Ahahaha yok.

Sonra

- Pazartesiye kadar konuşmayalım. Pazartesi ben sana yazarım.

Oha! Hakikaten oha. Nasıl bir arkadaşlıkları var?

Nasıl insanlar bunlar?

Nasıl bi midesizlik?

Senin en yakın arkadaşınlaydım ben. Öyle veya böyle bişeyler paylaştım. Amacın ne senin? Derdin ne?

Baya "ortak kullanılabilecekler kategorisi"ne koyulmuşum.

Bende sessiz sedasız önce twitter'dan, facebook'tan sildim. Bekledim. Pazartesi olsun. Birşey söylesin. Bbm'den "siktir git" diyeyim. Ama dayanamadım. Twitter'dan tekrar ekledim. Sildiğimi anlasın diye. Pazartesi uyandığımda Bbm'den beni sildiğini gördüm. Ne yalan söyleyeyim. Çok mutlu oldum. Böyle bir huzur yok. Hiç birşey söylemedim. Boşuna strese girmedim. Tertemiz. Bitti.

Ama sözüm Kıvanç'a hayatımda sizlerden daha adi insanlar tanımadım. Tanıyamam da. Zor. Biraraya gelmeniz bile çok zor olmuştur eminim. Sorsanız şu ana kadar hayatımdaki kimseden pişmanlık duymamıştım. Arkadaşlarınla "Kıvanç" duyabilirsin. Ucuzlukta ve adilikte birbirinizle yarışırsınız. Tebrik ederim. Çok yakışıyorsunuz birbirinize.

Birinin elini tutmak önemli değildir, sevmek, öpüşmek önemli değildir belki sizin hayatınızda. Ama ayıp denen bir şey var. Utanma duygusu. Birinizin yanında olan bi kızla sonradan başka biriniz nasıl düşünürsünüz bişeyler? Hayatım boyunca bundan daha büyük bir terbiyesizlikle karşılamayacağıma eminim. Yok! Sen anlamazsın! Beyniniz bacak aranızda işliyor malum. Anlaman zor. Oraya kadar gitmez bu kelimeler. Anlamazsın!

Nasıl bir paylaşıma gittiniz? Neyin karşılığıydı bu?

"- Ben takıldım. Sıra sende." mi?

Aferin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder