29 Ocak 2011 Cumartesi

Madalyon...



Annemin madalyonunu taktım geçen gün. Öyle tuhaf bişey ki. Bütün çocukluğum o madalyon üzerine öyküler yazmak ve uydurmakla geçti.

Bence büyülü bişeydi. Bi ejderhanın gözü olabilirdi pekala. Ve benim yerime doğruları görebilirdi. Herkesin gerçek yüzünü ortaya dökebilirdi.

Annem söylemişti belki ya da ben uydurmuştum - hatırlamıyorum - bu madalyon "benim" gözlerimdi. Büyülü olduğunu söylemiştim!

Ona dokunduğumda veya boynumda olduüunu bildiğimde müthiş güvenli olabiliyorum. Biri var sanki, biri koruyor.

İlk tiyatro dersimde annem kendi zinciriyle takmıştı boynuma "dikkat et" demişti tabi ki. İlk ders başladı Mürşit Hoca ve eşi birlikte gelmişlerdi. Öyle güzel bi karısı vardı ki. Öykü kitaplarındaki "peri kızı" ya da "prenses" hep o olmuştur diye düşünmüştük bütün kızlarla. Bi oyun vardı ellerinde bi prens, bi prenses ormanda kaybolduğunda her hayvanın onlara ayrı bir şekilde yol göstermesi vs vs...

"Nolur prenses ben olayım?" demiştim içimden. "Kimler prenses olmak ister_?" Bir elimde madalyonumda biri havada "ben" diye bağıranlar arasındaydım. 7 kız istemişti prenses olmayı. Aslında hepsi isterdi de kendilerine güvenemediklerinden - belki de kolyeleri olmadığından- ellerini kaldırmamışlardı.

Seçmeler başladı. Hepimiz aynı replikleri söyleyecektik. Herkesin annesi karşıdan onu izliyordu. Benimki en geriden seyrediyordu yüzünde gülücüklerle. Biliyordu! O da biliyordu işte! Ve o yıl prenses ben oldum. Sonraki 12 yıl boyunca her oyunda başrolde olduğum gibi hem de...

Ve şimdi o dersler için çok teşekkür ediyorum anneme. Müzik dersi için, resim için, tiyatro için... Hepsi öyle güzeldi ki. Halk oyunlarında 8 yıl oynamış olmak bile eğlenceliydi.

Ama en başta o tiyatro dersleri kanıma işledi belki. Ne zaman rol? Ne zaman gerçek? Kaç kişi bilebilir bunu? Bilemezsin. Ben söylemedikten sonra sen benim rol yaptığımı bilemezsin. Çünkü rolümü öyle benimsedim ki ben sen baktığın yerde sadece gördüğünle ilgilenirsin. Ben karşımdaki insana baktığımda söylemediklerini bilirim.

Seni kendim gibi bilirim çünkü.

Madalyonun katkılarına gelince en önemli günlerde boynumda olur. Cesaret verir. Ve eğer boynumda görürsen bil ki o an gerçekten rol ne gerektiriyorsa onu yaparım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder